DUPLO… mu?

Küçükken bu figürleri çok severdim. Başkaları var mıydı hatırlamıyorum, ama bu dördünün yeri ayrıydı. Annem, ben, teyzem ve kuzenim olarak yazmıştım kafaya, oyunlarım da ona göre şekil almıştı.

En yakın arkadaşım…

  LEGO anılarıma, bu güzel oyuncağın hayatımda olmasına sebep olan kişiyle başlamak istiyorum. Her ne kadar LEGO ile ilişkimin ciddiyetini kabullenmesi biraz uzun sürmüş olsa da, babam her zaman en büyük destekçim oldu. Adamcağız yıllarca LEGO dinledi, her seferinde duyduklarına şaşırdı. Gerek setler, gerek minifigürler, gerekse felsefesi olsun, şimdiye kadar …

LEGO Temizliği – Artık zamanı geldi diyenlere :)

İki haftadır Pazar günümü uzun zamandır yapmam gereken ve daha da uzun zamandır ertelediğim bir şeyi yapmaya ayırıyorum: LEGO minifigürlerimi temizlemek. İlk hafta yaklaşık 12 saatlik bir seanstan sonra (1 saat yemek molası dahil) iki küçük kutu bitirebildim, ikinci hafta ise anca kaba temizlik yapabildim. Ama bir süredir LEGO temizliği …

LEGO ve Türkiye

Zaman zaman yayımladığım yazılarda bana ilham veren kişi ve olaylardan bahsediyorum. Bu yazı da yine böyle güzel bir kişi sayesinde hayat buldu: LEGO Store Antalya çalışanı Berk Taşcılar. Onunla mağazada ayak üstü yaptığımız bir sohbet sırasında gelişenler, ve bunların bana düşündürdükleri. Diğer yazılardan biraz daha farklı bir yazı olacak bu. …

LEGO Braille Setleri

LEGO Grubu’nun Braille alfabesini kullanan setlerini yaklaşık dört yıl önce duymuştum. O zamanlar daha fikir aşamasındaydı, 2020 yılında ilk deneme setleri çıkacaktı. Görme engelliler için olan bu alfabenin adını yeni öğrenmiş olsam da, özellikle ilaç kutularının üzerinde bulunan kabartmaları biliyordum.

Yetişkinler için LEGO

LEGO ile hayal kurmak yazısında bahsettiğim, birkaç yıl önce yazdığım ve burada hiç yayınlamadığım yazıların ikincisindeyiz. Önceki yazı gibi, bu da “Şurda şu oluyor, burda bu bitiyor”dan çok, kişisel deneyimlerim, gözlemlerim, düşüncelerim üzerine bir yazı. Konusu da, başlıkta belirttiğim gibi, yetişkinler için LEGO.

LEGO ile hayal kurmak

Kendi blogumu yapmaya karar verme aşamasındayken, şöyle bir şey düşünmüştüm: “2 yıldır LEGO hakkında yazılar yazıyorum, onların yarısını çevirsem en az 50 yazı olur elimde. Haftada bir yayınlasam, bir yıl rahatım. Tamam abi, sıkıntı çekmem, yaparım bu işi.” Tabii ki öyle olmuyor.

Back to Top